Güler, Alanya’daki ‘Siber Güvenlik Zirvesi’nde konuştu: Devam eden ciddi tehditler var

Alanya’daki ‘Turizm Sektöründe Siber Güvenlik Zirvesi’nde konuşan BAKA Genel Sekreteri Volkan Güler, “Bilemediğimiz, göremediğimiz şeyler bizim için yokmuş gibi oluyor ama arkadan devam eden ciddi tehditler, fırsatlar var” dedi.

Alanya’da Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) organizasyonunda Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO) iş birliğinde ‘Turizm Sektöründe Siber Güvenlik Zirvesi’ gerçekleştirildi. Alanya Kültür Merkezi’ndeki (AKM) zirveye Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi Genel Koordinatörü Alpaslan Kesici, BAKA Genel Sekreteri Volkan Güler, ALTSO Başkanı Eray Erdem, Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili ile turizmciler katıldı.
“YA ÇOK ALGILAMIYORUZ YA DA ÖNEMSEMİYORUZ”
Programın açılış konuşmasını yapan ALTİD Başkanı Sili, “Teknolojinin getirdiği kolaylıkların yanı sıra diğer taraftan da ciddi riskler barındırdığını hepimiz biliyoruz. Bu anlamda hepimiz birtakım çalışmalar gösteriyoruz ama ne yazık ki biz yeteri kadar bu işi ya çok algılayamıyoruz veyahut algılasak dahi halihazırda önemsemiyoruz. Bu konu son derece önemli. Bu bağlamda da dünyada gelişen bu teknoloji, yeni yapı, fırsat aynı zamanda bizim de bunun içinde olmamız gerektiriyor. Hatta bu anlamda ürünler geliştirmemizin bir tık da önünde olabilirsek dünyada söz sahibi olabilmemiz adına önemli görüyorum” dedi.
“SEKTÖR OLARAK BUNLARA HAZIR OLMAMIZ LAZIM”
ALTSO Başkanı Erdem de, “Şu an kıllandığımız otomobillerin çoğu bile artık teknolojik altyapılarla donatılmış. Hepsi bir yazılıma bağlı. Ulaşım, uçaklar, tarım da öyle. Dolayısıyla bizlerin de sektör olarak bunlara hazır olmamız lazım. Bölgemiz turizm sektöründen yaralanıyor. Bölgemiz güçlü, hacimli işlerin, katma değerin sağlandığı bir bölge. Bu anlamda bu toplantıyı çok anlamlı buluyorum” diye konuştu.
“YOL HARİTALARI HAZIRLAMAYA ÇALIŞIYORUZ”
BAKA Genel Sekreteri Güler de, “Turizmde büyüyen bir trend var. 5 yıldızlı otellerin çoğu bölgemizde bulunuyor. Hem nitelik hem nicelik olarak sektörün en önemli paydaşı olan bir coğrafyadayız. Burada önemli olan turizm faaliyetlerini nasıl sürdürülebilir kılacağımız. Önümüze 2 seçenek çıkıyor. Yeşil dönüşüm ve dijital dönüşüme adaptasyon. Gelen 80 milyon yolcunun Antalya veya Gazipaşa havalimanlarına indikten sonra birçok paydaşla etkileşim içerisine giren bir sistemden bahsediyoruz. Bu daha da artacak. Temel odak olarak sürdürülebilir turizmi sağlamak isterken yeşil dönüşüm ve dijital dönüşüm açısından neler yapabiliriz? Buradaki bilgi altyapısını artırmaya çalışıyoruz. Sınırda karbon düzenlemesi mekanizması var. Özellikle inşaat sektörünü etkileyecek konulardan birisi. Çimento, kimyasal, gübre, enerji sektörü gibi alanlarda biz yeşil dönüşüm yol haritaları hazırlamaya çalışıyoruz. Turizmde yeşil dönüşüm karbon salınımını nasıl etkileyecek? Buralarda yoğunlaşmak arzusundayız. Bunlardan birisi siber güvenlik konusu. Bilemediğimiz, göremediğimiz şeyler bizim için yokmuş gibi oluyor ama arkadan devam eden ciddi tehditler, fırsatlar var. Bu bir başlangıç. Bu başlangıç eminim ki bundan sonraki daha geniş kapsamlı faaliyetin adımı olacaktır” ifadelerini kullandı.

“ÜRÜNÜN SİZİ KORUMADIĞINI, NAMLUYU SİZE DOĞRULTTUĞUNU DÜŞÜNÜN”

Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi Genel Koordinatörü Kesici de, “Güvenlik çok boyutlu bir konu. Siber uzay, siber dünya aynı bir savaşın boyutu, beşinci boyut. Ülkeler bu siber dünyada çeşitli zafiyetlere sebebiyet verecek hareketler içerisinde. Biz bunu siber istihbaratta yapılan ataklarda görüyoruz. İsrail siber güvenlikte bir numara. Çünkü bir hedefi var. O yüzden nasıl ki savunma sanayi anlamında ülkemiz kendi ürünlerini geliştiriyor. Kendi coğrafyasında kimseden izin almadan gerekli gördüğü terör faaliyetlerine müdahale edebiliyor. Şu an 255 tane firmamız, 400’e yakın siber güvenlik ürünümüz var. İçinde bulunduğum askeri kurumun yüzde 70 oranında yerlilik oranı var. Jandarma Genel Komutanlığı’nda yerlileşme oranı yüzde 80’e gelmiş. Global duruma geldik. 180 ülkeye ihraç ediliyor. Nasıl ki turizm sektöründe başarılıyız. Savunma sanayinde de öyleyiz. Otomobil ürettik. Siber güvenlik ve bilişim alanlarında da ramak kaldı. Bu alan çok ama çok stratejik bir alan. Bu alanı boş bırakmamak gerekiyor. Yakın zamanda yaşanan Lübnan olayı var. İsrail siber güvenlik alanında çok ileride olduğu için oturduğu yerden bir düğmeye basarak binlerce kişiyi yaralayabildi, öldürebildi. Bu bir siber güvenlik olayı. Hepimizin elinde yabancı markalı telefonlar var. Siber güvenlik ürünleri var. O ürünler bir gün kapıya koyduğunuz, o sizi korumaya yönelik ürünün sizi korumadığını, namluyu size doğrulttuğunu düşünün. O yüzden kendi ipimizi kendimiz kesiyor olacağız” dedi. Zirve ardından çeşitli paneller ile devam etti.